9 Eylül 2014 Salı

Her konuyu yaşadıklarıma

Evin yazdı..



Bugün başlayacağım, okuyacağınız hikayelerimin %99’u gerçek; %1’lik kısmı yalandır. Gerçeği yalanı ayırt etmek sizin elinizde.. Yazdıklarımda kendinizden birer parça bulacağınıza eminim.
Kafalarımız, kalplerimiz beğenilme,dikkat çekme, ilgi odağı olma vb. gibi şeyler üzerine odaklı çalışıyor resmen. Bir kız olarak her fırsatta aşka dair kitaplar okudum, filmler seyrettim, düşündüm kendi kendime kalbimle savaştım; aşkı, sevgiyi, cinselliği, sadakati ve ihaneti anlamaya çalıştım. Daha doğrusu anlamaya çalıştığım şey bu çetrefilli dünyanın içindeki anlaşılması bi o kadar zor insan topluluğuydu. Bir elin beş parmağı bir değil elbette demişler ama bunu bile bile de hata yapan tek insan ben değilimdir herhalde ?
Neredeyse her kız hayatına giren bir erkek yüzünden, Türkiye nüfusundaki 38 milyon erkeği hiçe sayıp, elinin tersiyle itiyor. Ben bunu her ne kadar hata olarak görüp, başkası için konuşsam da; ben bu hatayı defalarca yapmış bir insanım.
Yazıma bana her zaman destek olan arkadaşlarımla devam etmek istiyorum. Bizimle gülen, bizimle ağlayan, hele ki konu bir erkekse defalarca telefonda çekiştirilen; yetmeyip yüz yüze ikinci toplantısını yapabileceğimiz kısacası beraber dertleşebileceğimiz arkadaşlarımız hepimizin vardır.. Yani düştüğünde hemen oracığa senin yanına kendini bırakıveren.. Ben kendimi çok şanslı hissediyorum bu konuda. Öyle arkadaşlarım var ki. Her şeyi benimle beraber yaşayan; sevincime sevinçle, üzüntüme üzüntüyle yaklaşan..



Ve birde yaşadıklarımı satırlara dökmemde bana destek olanlar.. Sizler iyi ki varsınız benim için çok özelsiniz. Hele içlerinden hayatıma yeni giren bir tanesi var ki; bu düşüncemi ilk bilen, ilk duyan.. Buradan ona kısa bir not: Zaman ne gösterir hiç bilmiyorum ama olur da sende benden gidersen bendeki yerin hiç değişmeyecek. Benim için çok değerlisin.
Ne kadar teşekkür etsem de onlara içimdeki sevgiyi hiç anlatamadım. Hak vermelisiniz ki dilde bir yere kadar iş görüyor. Her ilişki başında “Bu sefer doğru insanı buldum” diye etrafa gülücükler saçıp, hüsranla bittiğinde ağlayarak “Bitti yine olmadı” diye saatlerce az ağlamadım onların başında. Her konuyu yaşadıklarıma bağlayıp yorum yapsınlar diye az çabalamadım (Bu sanki biraz ego tatmini gibi bir durum oluyor ama neyse artık). Eski sevgililerim görsün ne yaptığı, ettiğimi diye benimle facebookta az yorumlaşmadılar, benimle camlarda az yol gözlemediler, az mı sabahlara kadar benimle oturup dertleştiler. Neler ettim ben sizlere daha aklıma gelmeyen. Asla hakkınızı ödeyemem..
İsterdim ki bir ayrılık yaşadığımda arkadaşlarımla paylaştığım gibi bunu burada kaleme dökebileyim ama artık bir sona bağlamam lazım. İlk yazım olduğu için beni mazur görün, daha güzellerinde görüşmek dileğiyle..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder